Türkiye'yi ayağa kaldıran olay! Baba Cihantimur'un ifadesi ortaya çıktı
Türkiye'yi ayağa kaldıran olay! Baba Cihantimur'un ifadesi ortaya çıktı
Ölümlü kazaya karışan oğlu ve onu kaçıran yazar annesi Eylem Tok ABD'de görüntülendikten bir gün sonra, ünlü estetik cerrahı baba Bülent Cihantimur da ifadeye çağrıldı. Eski eşinin oğlunu kendisine haber vermeden götürdüğünü belirten Cihantimur'un savcılıktaki ilk ifadesinde "Oğlumun Türkiye'ye gelmesi ve Türk hukuku önünde hesap vermesi gerektiğini düşünüyorum" dediği öğrenildi.
Haber Giriş Tarihi: 15.03.2024 15:28
Haber Güncellenme Tarihi: 15.03.2024 15:42
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.webursa.com
17 yaşındaki ehliyetsiz sürücü T.C.'nin, İstanbul'daki ölümlü kaza sonrası annesi yazar Eylem Tok tarafından önce Mısır'a ardından da ABD'ye kaçırılması Türkiye'nin gündemindeki yerini koruyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma kapsamında sürücü T.C.'nin babası Op. Dr. Bülent Cihantimur "şüpheli" sıfatıyla "suçluyu kayırma" suçundan ifadesi alınmak üzere savcılığa çağrılırken çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
"ESKİ EŞİM EYLEM TOK'TAN GELEN TELEFONLA KAZADAN HABERDAR OLDUM"
Cihantimur kazayla ilgili Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nda verdiği ifadede şunları söylediği öğrenildi; "Eylem Tok, 13 yıl önce boşandığım eski eşim olup; oğlumun annesidir. Birden fazla sağlık kuruluşunun üst düzey yöneticisi olmakla birlikte bu kuruluşlarda aynı zamanda uzman plastik cerrah olarak da çalışmaktayım. 24 yıllık hekimim. Kazanın gerçekleştiği gün, uzun süren bir ameliyat sonrası evime gidip uyudum. Eski eşim Eylem Tok'tan gelen telefon ile kazadan haberdar oldum. Kazadan yaklaşık 1,5 saat sonra Eylem Tok beni aramış. Bana telefon geldiğinde saat gece yarısıydı. Evim Mecidiyeköy'de, kliniğe çok yakın. Hemen bir taksiyle eski eşim Eylem ve oğlumun beraber yaşadıkları eve gittim. Oğlum üst kattaydı, şoktaydı ve konuşabilecek durumda değildi. Eylem de o sırada ev içinde dolaşarak telefon görüşmeleri yapıyordu. Oğlumun durumunu iyi görmediğim için onu öncelikle muayeneye götürüp acil müdahale gerektiren bir durumu olup olmadığını anlamak istedim.
"KAZADA ÖLÜ YA DA YARALI HAKKINDA BİLGİM OLMADI"
Bu sırada kazada yaralı ya da ölü olduğu tarafımca da bilinmemekteydi. Eylemin telefonunu kapattım ve öncelikle şokta olan oğlumun acil müdahale gerektiren bir sağlık sorunu olup olmadığını anlayalım, sonra da ehliyeti olmadığı için avukatlara bilgi verip yapılması gerekenleri yapalım dedim. Oğlumu alıp orada bulunan elektrikli aracı kendim kullanarak, kliniğe gitmek için yola çıktım. Bu sırada şirketimiz çalışanlarından Ayşe Ceren S.'yi bahçede gördüm.
"EYLEM TELEFONLARI AÇMADI"
Eylem Tok da Ayşe'nin aracına bindi ve arkamızdan gelmeye başladılar. Yolda oğlum ile konuşmaya çalışsam da kazanın etkisiyle dış dünyaya kapalı vaziyetteydi. Bu sırada kullandığım elektrikli araç önce uyarı verdi sonra da şarjı bitti. Bizi izleyen Eylem'in içinde olduğu araç yanımızda durdu. Oğlumu o araca geçirdik ve Eylem'e 'siz kliniğe geçin çocuk hala şokta ben de şoförümüz Adem'i aradım onunla geleceğim hemen arkanızdan' dedim. Adem yanıma geldi beni aldı ve kliniğe gittik. Kliniğe gittiğimizde kimse yoktu. Eylem'in oğlumu yurtdışına götürme planından, kazadaki yaralılardan kazanın büyüklüğünden ve ölüm olayının yaşandığından bu sırada haberim oldu. Eylem'i defalarca kez aramama rağmen telefonlarını açmadı ve en son telefonunu kapattı.
'OĞLUM, TÜRKİYE'DE YARGILANMAYI KABUL EDER"
Oğlum, 16 yaşında; alkol, madde kullanmayan, kötü alışkanları olmayan bir çocuktur. Oğlum o gece yaşadığı şokun etkisinden çıktığında Türkiye'de yargılanmayı ve yaptığı bu hatanın hukuki bedelini ödemeyi kabul edecek bir çocuktur.
"KAZAZEDE AİLE İÇİN ELİMDEN GELEN NE VARSA ÖMRÜMÜN SONUNA KADAR YAPACAĞIM"
Kaza sonrasında vefat eden Oğuz Murat Aci'nin ailesi ile temasa geçtim. Olanlar için çok üzgünüm. Kayıpların geri getirilemeyeceğini biliyorum. Bununla birlikte kazazede aile için elimden gelen ne varsa ömrümün sonuna kadar yapacağım. Oğlumun da Türkiye'ye gelmesi ve Türk hukuku önünde hesap vermesi gerektiğini düşünüyorum. Oğlumun Türkiye'ye gelmesi ve adalet önünde hesap vermesi için elimden geleni yapacağım. Tüm olanlardan dolayı çok üzgünüm. Bugün ben de çağrılmadığım halde kendi isteğim ile konuyla ilgili olarak ifade vereceğim. İfade vermeden önce kamuoyunu da konuyla ilgili olarak bilgilendirmek istedim."
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Türkiye'yi ayağa kaldıran olay! Baba Cihantimur'un ifadesi ortaya çıktı
Ölümlü kazaya karışan oğlu ve onu kaçıran yazar annesi Eylem Tok ABD'de görüntülendikten bir gün sonra, ünlü estetik cerrahı baba Bülent Cihantimur da ifadeye çağrıldı. Eski eşinin oğlunu kendisine haber vermeden götürdüğünü belirten Cihantimur'un savcılıktaki ilk ifadesinde "Oğlumun Türkiye'ye gelmesi ve Türk hukuku önünde hesap vermesi gerektiğini düşünüyorum" dediği öğrenildi.
17 yaşındaki ehliyetsiz sürücü T.C.'nin, İstanbul'daki ölümlü kaza sonrası annesi yazar Eylem Tok tarafından önce Mısır'a ardından da ABD'ye kaçırılması Türkiye'nin gündemindeki yerini koruyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma kapsamında sürücü T.C.'nin babası Op. Dr. Bülent Cihantimur "şüpheli" sıfatıyla "suçluyu kayırma" suçundan ifadesi alınmak üzere savcılığa çağrılırken çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
"ESKİ EŞİM EYLEM TOK'TAN GELEN TELEFONLA KAZADAN HABERDAR OLDUM"
Cihantimur kazayla ilgili Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nda verdiği ifadede şunları söylediği öğrenildi; "Eylem Tok, 13 yıl önce boşandığım eski eşim olup; oğlumun annesidir. Birden fazla sağlık kuruluşunun üst düzey yöneticisi olmakla birlikte bu kuruluşlarda aynı zamanda uzman plastik cerrah olarak da çalışmaktayım. 24 yıllık hekimim. Kazanın gerçekleştiği gün, uzun süren bir ameliyat sonrası evime gidip uyudum. Eski eşim Eylem Tok'tan gelen telefon ile kazadan haberdar oldum. Kazadan yaklaşık 1,5 saat sonra Eylem Tok beni aramış. Bana telefon geldiğinde saat gece yarısıydı. Evim Mecidiyeköy'de, kliniğe çok yakın. Hemen bir taksiyle eski eşim Eylem ve oğlumun beraber yaşadıkları eve gittim. Oğlum üst kattaydı, şoktaydı ve konuşabilecek durumda değildi. Eylem de o sırada ev içinde dolaşarak telefon görüşmeleri yapıyordu. Oğlumun durumunu iyi görmediğim için onu öncelikle muayeneye götürüp acil müdahale gerektiren bir durumu olup olmadığını anlamak istedim.
"KAZADA ÖLÜ YA DA YARALI HAKKINDA BİLGİM OLMADI"
Bu sırada kazada yaralı ya da ölü olduğu tarafımca da bilinmemekteydi. Eylemin telefonunu kapattım ve öncelikle şokta olan oğlumun acil müdahale gerektiren bir sağlık sorunu olup olmadığını anlayalım, sonra da ehliyeti olmadığı için avukatlara bilgi verip yapılması gerekenleri yapalım dedim. Oğlumu alıp orada bulunan elektrikli aracı kendim kullanarak, kliniğe gitmek için yola çıktım. Bu sırada şirketimiz çalışanlarından Ayşe Ceren S.'yi bahçede gördüm.
"EYLEM TELEFONLARI AÇMADI"
Eylem Tok da Ayşe'nin aracına bindi ve arkamızdan gelmeye başladılar. Yolda oğlum ile konuşmaya çalışsam da kazanın etkisiyle dış dünyaya kapalı vaziyetteydi. Bu sırada kullandığım elektrikli araç önce uyarı verdi sonra da şarjı bitti. Bizi izleyen Eylem'in içinde olduğu araç yanımızda durdu. Oğlumu o araca geçirdik ve Eylem'e 'siz kliniğe geçin çocuk hala şokta ben de şoförümüz Adem'i aradım onunla geleceğim hemen arkanızdan' dedim. Adem yanıma geldi beni aldı ve kliniğe gittik. Kliniğe gittiğimizde kimse yoktu. Eylem'in oğlumu yurtdışına götürme planından, kazadaki yaralılardan kazanın büyüklüğünden ve ölüm olayının yaşandığından bu sırada haberim oldu. Eylem'i defalarca kez aramama rağmen telefonlarını açmadı ve en son telefonunu kapattı.
'OĞLUM, TÜRKİYE'DE YARGILANMAYI KABUL EDER"
Oğlum, 16 yaşında; alkol, madde kullanmayan, kötü alışkanları olmayan bir çocuktur. Oğlum o gece yaşadığı şokun etkisinden çıktığında Türkiye'de yargılanmayı ve yaptığı bu hatanın hukuki bedelini ödemeyi kabul edecek bir çocuktur.
"KAZAZEDE AİLE İÇİN ELİMDEN GELEN NE VARSA ÖMRÜMÜN SONUNA KADAR YAPACAĞIM"
Kaza sonrasında vefat eden Oğuz Murat Aci'nin ailesi ile temasa geçtim. Olanlar için çok üzgünüm. Kayıpların geri getirilemeyeceğini biliyorum. Bununla birlikte kazazede aile için elimden gelen ne varsa ömrümün sonuna kadar yapacağım. Oğlumun da Türkiye'ye gelmesi ve Türk hukuku önünde hesap vermesi gerektiğini düşünüyorum. Oğlumun Türkiye'ye gelmesi ve adalet önünde hesap vermesi için elimden geleni yapacağım. Tüm olanlardan dolayı çok üzgünüm. Bugün ben de çağrılmadığım halde kendi isteğim ile konuyla ilgili olarak ifade vereceğim. İfade vermeden önce kamuoyunu da konuyla ilgili olarak bilgilendirmek istedim."
Son Haberler
Türk-İş Başkanı'ndan Bursa'da çok konuşulacak sözler: 'Türkiye'yi durdururuz'
Bursa'da çiftçinin malına göz koyan hırsızlar yakalandı!
Bursa'da da şubesi var! Türkiye'nin ünlü kuruyemiş devi iflas bayrağını çekti!
Bursa'da okulda büyük risk! 'Başvurmadığımız yer kalmadı' diyerek çağrı yaptılar...
Bursa yolunda korku dolu anlar! İçi türlü türlü malzemelerle dolu tır, cayır cayır yandı...
Bursa'da 1 Mayıs coşkusu!
Araç sahipleri dikkat! Trafikte yeni uygulama bugün resmen başladı...
Tatil için gittikleri şehirde karısını katletti! Cinayetin her detayı korkunç...
Taksim'e yürümek isteyen gruplara polis müdahalesi! Çok sayıda kişi gözaltına alındı
10 yıl sonra bir ilk! Cem Garipoğlu'nun otopsi görüntüleri ortaya çıktı
Uğur Sertaslan'a Bursa Büyükşehir'de kritik görev!
Bursa'da trafik canavarlarına ceza yağdı!
Yenilebilir yabani otları bu eğitimde tanıdılar
25 yıllık eşi tarafından aldatılan Kibariye'den pes dedirten sözler!
Banka kartı ve kredi kartı kullananlar dikkat! 1500 liraya yükseltiliyor...