Yıllarca hayalini kurduğu daireye, bir bankadan kullandığı konut kredisiyle sahip olan tüketici, hayatının şokunu yaşadı. Bankanın haksız şart koyduğu sözleşme ile sıkıntı yaşayan tüketici, mahkemenin yolunu tuttu. Tüketici Mahkemesi, davanın kabulü ile; davacının davalı bankaya 284 bin lira borçlu olmadığının tespitine, dava konusu taşınmaz üzerinde davalı lehine tesis edilen ipoteğin fekkine karar verdi. Davalı tarafından
Haber Giriş Tarihi: 04.10.2021 11:15
Haber Güncellenme Tarihi: 04.10.2021 11:15
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.webursa.com
Yıllarca hayalini kurduğu daireye, bir bankadan kullandığı konut kredisiyle sahip olan tüketici, hayatının şokunu yaşadı. Bankanın haksız şart koyduğu sözleşme ile sıkıntı yaşayan tüketici, mahkemenin yolunu tuttu.
Tüketici Mahkemesi, davanın kabulü ile; davacının davalı bankaya 284 bin lira borçlu olmadığının tespitine, dava konusu taşınmaz üzerinde davalı lehine tesis edilen ipoteğin fekkine karar verdi. Davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvuruldu. Bölge Adliye Mahkemesi, davalının istinaf başvurusunun kabulüne, incelenen mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olmadığından kaldırılmasına, dosyada yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından davanın reddine hükmetti. Karar davacı avukatı tarafından temyiz edildi.
Yargıtay 3. Hukuk dairesi, emsal nitelikte bir karara imza attı. Kararda şu ifadelere yer verildi:
TÜKETİCİ ALEYHİNE DENGESİZLİĞE NEDEN OLAN ŞARTLAR
– Dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 5. maddesi ile sözleşmelerdeki haksız şart düzenlenmiş olup anılan kanun maddesinde ‘Haksız şart; tüketiciyle müzakere edilmeden sözleşmeye dâhil edilen ve tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde dürüstlük kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden olan sözleşme şartlarıdır.
– Tüketiciyle akdedilen sözleşmelerde yer alan haksız şartlar kesin olarak hükümsüzdür. Sözleşmenin haksız şartlar dışındaki hükümleri geçerliliğini korur. Bu durumda sözleşmeyi düzenleyen, kesin olarak hükümsüz sayılan şartlar olmasaydı, diğer hükümlerle sözleşmeyi yapmayacak olduğunu ileri süremez. Bir sözleşme şartı önceden hazırlanmış ve standart sözleşmede yer alması nedeniyle tüketici içeriğine etki edememişse, o sözleşme şartının tüketiciyle müzakere edilmediği kabul edilir. Sözleşmeyi düzenleyen, bir standart şartın münferiden müzakere edildiğini iddia ediyorsa bunu ispatla yükümlüdür denilmiştir.
HAKSIZ ŞART NİTELİĞİNDE
– Somut uyuşmazlıkta; 0953 yevmiye numaralı, Tapu Müdürlüğünce düzenlenmiş olan ipotek senedinin ‘sözleşme şartları’ başlıklı bölümün 1. maddesi, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ışığında haksız şart niteliğindedir. Hal böyle olunca ilk derece mahkemesince davanın kabulüne dair verilen karar doğru olduğundan bölge adliye mahkemesince davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekirken, bölge adliye mahkemesince yerinde olmayan gerekçe ile davalının istinaf başvurusu kabul edilerek kararın kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Kararın oy birliği ile bozulmasına hükmedilmiştir.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Yargıtay’dan tüketicilere müjde!
Yıllarca hayalini kurduğu daireye, bir bankadan kullandığı konut kredisiyle sahip olan tüketici, hayatının şokunu yaşadı. Bankanın haksız şart koyduğu sözleşme ile sıkıntı yaşayan tüketici, mahkemenin yolunu tuttu. Tüketici Mahkemesi, davanın kabulü ile; davacının davalı bankaya 284 bin lira borçlu olmadığının tespitine, dava konusu taşınmaz üzerinde davalı lehine tesis edilen ipoteğin fekkine karar verdi. Davalı tarafından
Yıllarca hayalini kurduğu daireye, bir bankadan kullandığı konut kredisiyle sahip olan tüketici, hayatının şokunu yaşadı. Bankanın haksız şart koyduğu sözleşme ile sıkıntı yaşayan tüketici, mahkemenin yolunu tuttu.
Tüketici Mahkemesi, davanın kabulü ile; davacının davalı bankaya 284 bin lira borçlu olmadığının tespitine, dava konusu taşınmaz üzerinde davalı lehine tesis edilen ipoteğin fekkine karar verdi. Davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvuruldu. Bölge Adliye Mahkemesi, davalının istinaf başvurusunun kabulüne, incelenen mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olmadığından kaldırılmasına, dosyada yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından davanın reddine hükmetti. Karar davacı avukatı tarafından temyiz edildi.
Yargıtay 3. Hukuk dairesi, emsal nitelikte bir karara imza attı. Kararda şu ifadelere yer verildi:
TÜKETİCİ ALEYHİNE DENGESİZLİĞE NEDEN OLAN ŞARTLAR
– Dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 5. maddesi ile sözleşmelerdeki haksız şart düzenlenmiş olup anılan kanun maddesinde ‘Haksız şart; tüketiciyle müzakere edilmeden sözleşmeye dâhil edilen ve tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde dürüstlük kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden olan sözleşme şartlarıdır.
– Tüketiciyle akdedilen sözleşmelerde yer alan haksız şartlar kesin olarak hükümsüzdür. Sözleşmenin haksız şartlar dışındaki hükümleri geçerliliğini korur. Bu durumda sözleşmeyi düzenleyen, kesin olarak hükümsüz sayılan şartlar olmasaydı, diğer hükümlerle sözleşmeyi yapmayacak olduğunu ileri süremez. Bir sözleşme şartı önceden hazırlanmış ve standart sözleşmede yer alması nedeniyle tüketici içeriğine etki edememişse, o sözleşme şartının tüketiciyle müzakere edilmediği kabul edilir. Sözleşmeyi düzenleyen, bir standart şartın münferiden müzakere edildiğini iddia ediyorsa bunu ispatla yükümlüdür denilmiştir.
HAKSIZ ŞART NİTELİĞİNDE
– Somut uyuşmazlıkta; 0953 yevmiye numaralı, Tapu Müdürlüğünce düzenlenmiş olan ipotek senedinin ‘sözleşme şartları’ başlıklı bölümün 1. maddesi, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ışığında haksız şart niteliğindedir. Hal böyle olunca ilk derece mahkemesince davanın kabulüne dair verilen karar doğru olduğundan bölge adliye mahkemesince davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekirken, bölge adliye mahkemesince yerinde olmayan gerekçe ile davalının istinaf başvurusu kabul edilerek kararın kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Kararın oy birliği ile bozulmasına hükmedilmiştir.
Son Haberler
Türk-İş Başkanı'ndan Bursa'da çok konuşulacak sözler: 'Türkiye'yi durdururuz'
Bursa'da çiftçinin malına göz koyan hırsızlar yakalandı!
Bursa'da da şubesi var! Türkiye'nin ünlü kuruyemiş devi iflas bayrağını çekti!
Bursa'da okulda büyük risk! 'Başvurmadığımız yer kalmadı' diyerek çağrı yaptılar...
Bursa yolunda korku dolu anlar! İçi türlü türlü malzemelerle dolu tır, cayır cayır yandı...
Bursa'da 1 Mayıs coşkusu!
Araç sahipleri dikkat! Trafikte yeni uygulama bugün resmen başladı...
Tatil için gittikleri şehirde karısını katletti! Cinayetin her detayı korkunç...
Taksim'e yürümek isteyen gruplara polis müdahalesi! Çok sayıda kişi gözaltına alındı
10 yıl sonra bir ilk! Cem Garipoğlu'nun otopsi görüntüleri ortaya çıktı
Uğur Sertaslan'a Bursa Büyükşehir'de kritik görev!
Bursa'da trafik canavarlarına ceza yağdı!
Yenilebilir yabani otları bu eğitimde tanıdılar
25 yıllık eşi tarafından aldatılan Kibariye'den pes dedirten sözler!
Banka kartı ve kredi kartı kullananlar dikkat! 1500 liraya yükseltiliyor...